Gezelim Bilelim

Kiev Gezilecek Yerler Rehberi – Ukrayna

Ankara’dan direkt uçuşların başlamasının ardından zaten yoğun olan Kiev’deki Türk nufusu oldukça arttı. Kiev’e direkt olarak Ukrayna Havayolları, Pegasus ve THY ile hem İstanbul hem Ankara’dan uçabilirsiniz. Pegasus dışındaki diğer havayolları Borispol Havalimanı’na, Pegasus ise Zhuliany Havaalanı’na iniş yapıyor.

Borispol Havalimanı’ndan Kiev Şehir Merkezi’ne ulaşım:

Borispol yaklaşık şehir merkezine 35km. Terminal D’den binceğiniz tren ile şehir merkezindeki Gar’a ulaşabilirsiniz. Ücretler toplu taşımada oldukça ucuz, 1 TL bile değil. Fakat indiğiniz saatte toplu taşıma olmayabilir ki, 23:30 civarında neredeyse hiç toplu taşıma kalmıyor, bu durumda taksi kullanmak durumunda kalabilirsiniz. Terminalden çıkar çıkmaz karşınıza çıkan taksilere asla binmeyin, oldukça yüksek fiyatlar talep ediyorlar. Biraz yürüyüp ana yola doğru giderseniz oradan bulacağınız taksiler ile en fazla 300 grivna’ya şehir merkezine gidebilirsiniz.

Zhuliany Havalimanı’ndan Kiev Şehir Merkezi’ne ulaşım:

Yukarıda da belirttiğim gibi bu Zhuliany’ye sadece Pegasus götürüyor, ve iniş saati gece 00:00 civarları oluyor. Bu sebeple herhangi bir toplu taşıma bulamayacağınız için taksiye muhtaç kalıyorsunuz. Terminal çıkışındaki taksilere kesinlikle binmeyin, 200 grivna + 10 dolar talep ediyorlar. Karşıdan karşıya geçip herhangi bir taksinin camına yanaşırsanız, maksimum 200 grivnaya otelinize gidebilirsiniz. Sakın 200’den fazla vermeyin.

Kiev’de nerede kalınır ?

Size kendi kaldığım oteli önermek istiyorum. Dnipro Hotel gerçekten konum olarak muhteşem bir yerde. Bağamsızlık Meydanı’na 2dk’lık yürüme mesafesinde bulunuyor. Otel oldukça eski, sanki 1980lerin Ruysa’sında bir otelde kalıyormuşsunuz hissiyatı veriyor fakat odaları oldukça büyük ve temiz. Kahvaltısı da kontinental kahvaltıdan daha iyi fakat tabiki bir Türk kahvaltısı değil. Velhasıl fiyat/performans olarak olağanüstü bir otel. Aynı zamanda üst katları Dnipro nehri manzaralı.

dnipro

Kiev Gezilecek Yerler

Sıra geldi hepinizin beklediği kısım olan Kiev’in gezilecek yerlerine.

Kiev oldukça büyük bir şehir, Metro bu sebeple oldukça önemli bir ulaşım aracı haline geliyor bu sebeple. Bir binişlik jeton 4 grivna (2017 ocak). Ulaşım bahsettiğimiz gibi oldukça ucuz.

Öncelikle Kiev’e gider gitmez gezmenizi önerdiğim ilk durak Pechersk Lavra. Lavra’ya yarım günden fazla bir zaman ayırmanız gerekecek.

Lavra’ya giderken güzel bir parkın içinden geçiyorsunuz, Bu parkta Nevidomomu Soldatu anıtını da görmeden geçmeyin.

park





Lavra’ya iki şekilde ulaşabilirsiniz. Biri Arsenalna Metro İstasyonu’nu kullanarak, bir diğeri ise Dnipro Metro İstasyonunu kullanarak. Biz tripadvisor’a aldanarak daha yakın gözüken Dnipro’yu kullandık fakat Dnipro Lavra’ya göre oldukça aşşağıda kalıyor bu sebeple fazlaca bir yokuş çıkmak mecburiyetinde kaldık, ama metro istasyonunun bulunduğu konum Dnipro nehrinin köprüsünün üzerinde olduğu için güzel fotoğraf çekme fırsatımız oldu.

metro kopru

Lavra’yı etrafı surlarla çevrilmiş içinde birçok kilisenin olduğu bir manastır olarak düşünebilirsiniz. Giriş 20grivna kişi başı. Birden çok seçeneğiniz var, audioguide veya gerçek bir rehber alabilirsiniz, fiyatlar değişiyor tabiki.

lavra harita

Lavra’da tek tek bütün kiliselere girmenizi öneriyorum, En önemli Katedrali’nin içinde malesef fotoğraf çekmek yasak fakat ben yine telefonla konuşuyor bahanesiyle fotoğrafları çektim.

gizli

Tek gizli saklı çekebildiğim fotoğraf buydu malesef.

lavra

lavra

Lavra’nın en önemli sembollerinden biri de çan kulesi. Hatta Lavra’nın hemen yakınında kurulu olan savaş müzesi heykelinin kılıcına dikkat ederseniz, ilk yapıldığında çan kulesinden daha yüksek olduğu için kılıcın ucunu kesmişler. Çan kulesinden yüksek bir yapı olmamasını sağlamışlar.

Çan kulesine çıkış da tıpkı Lavra’ya giriş gibi öğrenci 20 grivna , yetişkin 40 grivna. Geniş ama yorucu merdivenleri çıktıktan sonra çan kulesinin tepesine ulaşıyoruz.

can kulesi

Bana kalırsa Çan Kulesi, Kiev’in en güzel manzarasını seyredebileceğiniz muhteşem bir nokta. Gerçekten şehire göre oldukça yüksekte kalıyor ve manzara gerçekten muhteşem. Alabildiğine altın kaplama kilise çatılarını gören bir seyir zevki sağlıyor.

çan kulesi manzara

Çan Kulesi’nden indikten sonra, çok kimsenin bilmediği belki de Lavra’nın en enteresan bölümü olan yeraltı kiliselerine doğru ilerliyoruz. Yeraltı kilisesi Lavra’nın meydanından yokuş aşağı doğru yürüyünce ulaşabildiğiniz bir bölgede, manastır merkeze biraz uzak. Sanki bir mağazaya girer gibi giriyorsunuz, çok fazla tabela bulunmuyor.





Mağara girişinde herkesi para verip mum alırken göreceksiniz. Bu sizi yanıltmasın çünkü giriş ücretsiz, sadece mum alırsanız ufak bir ücret ödüyorsunuz. Bana sorarsanız muma çok gerek yok, içerisi karanlık fakat duvarlara da mum koydukları için yolunuzu bulabiliyorsunuz. İçeride fotoğraf çekmek yasak ama yine biz boş durmadık.

yeraltı

Bu mağaralarda eski dönemlerde yaşamış azizlerin mezarları bulunuyor. Oldukça koyu ortadox olan Ukraynalılar inançlarına oldukça fazla sahip çıkıyorlar.

Bence bu mağaraları enteresan yapan tüm mezarların içinde azizlerin mumyalanmış olarak camlı bir tabut içinde sergilenmeleri. Yüzleri genel olarak örtülmüş olsa da, Aralardan bakarak ellerini , ayaklarını ve hatta yüzlerini görebilirsiniz ölü azizlerin.

magara kiev

yeraltı

Bir nebze olsun yer altı mağaralarını bulmanızı kolaylaştırmak adına, mağara girişindeki meydanın videosunu çektim, aşağıda gördüğünüz yapılara ulaşmaya çalışarak mağarayı bulabilirsiniz.

Lavra’yı bitirdikten sonra hemen yakınındaki Patriot Savaş Müzesi‘ne geçiyoruz. Savaş Müzesi’ne giriş 30 Grivna. İçeride 2. Dünya savaşında kullanılan Kemik ve Giyotin makinalarını, ve daha nice işkence aletlerini ve büyüklü küçüklü savaş silahlarını görebilirsiniz. Eğer o dönemdeki silahlara ilginiz var ise mutlaka görmenizi tavsiye ediyorum.

savas

Savaş Müzesi’ni de bitirdikten sonra yavaş yavaş etrafımıza baka baka Arsenalna metrosu’na doğru ilerliyoruz.

Kiev’de ilginç bir durum var o da şu ki, muhtemelen soğuktan olsa gerek, hayat yerin altında süregeliyor. Karşıdan karşıya geçeceğiniz zaman yaya geçidi çoğu yerde yok, mecburen alt geçitlerden geçmek durumunda kalıyorsunuz ve bu alt geçitlerde de tıpkı bizim metrolarda olduğu gibi bir çok mağaza ve market mevcut. Hatta hediyelik eşyalarınızı buralardan çok uygun fiyatlara alabilirsiniz, özellikle Arsenalna Metro’sundaki hediyelikçiler oldukça uygun fiyatlı.

Kiev’in bir diğer ilginç durumu ise, metroya inmek neredeyse 5 dakikanızı alıyor, iki uzunca yürüyen merdiven geçmeniz gerekiyor.

metro

Gezimize Arsenalna’dan yola çıkıp Meydan’a (Maidan) giderek devam ediyoruz. Bağamsızlık Meydanı’nda inip kuzey istikametine doğru ilerliyoruz.

Kuzeye ilerleyeceğiniz 3 ayrı sokak da sizi St. Sophia Kilisesi’ne çıkarıyor. Oldukça şık bir kilise olan St. Sophia Kilisesi’ne de mutlaka girmenizi tavsiye ediyorum.

sophia

St. Sophia’nın hemen önünde Bohdan Khmelnytsky’nin anıtının bulunduğu Sofiyskaya Meydanı’nı göreceksiniz.

Şahsen ben yılbaşında orada olduğum için Meydan’a dev bir çam ağacı koymuşlardı ve her tarafta ufak ahşap evlerde sıcak şarap ve yiyecek satışı yapılıyordu.

sarap

panayır

Biraz da ortamın havasını anlayabilmek için video izleyelim ne dersiniz?

Burayı da gezidkten sonra nehir tarafına doğru ilerleyerek Prenses Olga anıtını görecek ve hemen arkasında da yine harika bir Manastır olan St. Michael’s Golden Domed Manastırı’nı göreceksiniz. Bu manastıra giriş ücretsiz.

Manastır’ı da gezidkten sonra ünlü Andrewski yokuşunu görmek üzere, nehire paralel olarak kuzey yönünde yokuş yukarı doğru gitmeye koyuluyoruz. Burada sağlı sollu güzel yapılar karşımıza çıkıyor bunlardan ilki St. Andrew Kilisesi, ufak ama gösterişli bir yapı.

Hemen sonrasında ünlü Andrewski yokuşuna ulaşıyoruz. Burada sağlı sollu seyyar satıcılarda tipik Ukrayna hediyeliklerini ve değişik süsleri görebilirsiniz. (Metro altındakilere göre biraz daha pahalı)

yokus

Yokuşun sonlarına doğru Aslan Yürek Richard’ın Kalesi’ni göreceksiniz. Oldukça güzel bir bina, dışardan fotoğraflarını çekebilirsiniz, içine girmenin çok gerekli olduğunu düşünmüyorum,

richard

Buradan yine aynı şekilde devam ettiğinizde solda Zamkowa Gora adı verilen bir tepenin üstüne patika yoldan çıkma şansını elde edeceksiniz. Bana sorarsanız kendinizi hiç yormayın, eğer Çan Kulesi’ne çıkacaksanız, en güzel Kiev manzarası burada, fazlasını aramak vakit kaybı olacaktır.

Yürüyerek yolumuza devam edip, Podil adındaki Kiev’in bir diğer ünlü semtine ulaşıyoruz. Açıkcası Podil’e boşuna geldiğimizi düşünüyorum çünkü Kiev’in diğer bölgelerine göre biraz daha yeni bir semt ve kayda değer çok bir fotoğraf karesi yakalayamadığımı söyleyebilirim. Eğer Kiev’de 1 hafta kalacaksanız, görmedim dememek için gidilebilir fakat süreniz kısaysa vakit kaybı olacaktır.

podil

podil

Yukarıda bahsetmiş olduğum programı kondisyonunuza göre 1 veya 2 güne bölebilirsiniz. Vaktiniz ayarlamak size kalmış.

Aslında en gezilmesi gereken yerleri son güne bıraktım. Yine vakit ayarlamak size kalacak şekilde, şimdiki güzergaha da kondisyonunuza göre 1 veya iki gün ayırabilirsiniz.

Yine Bağamsızlık Meydanı’nı başlangıç noktası alarak ünlü Khreschatyk caddesinin Nehir tarafındaki en başına gidiyoruz. Burada dar yollardan ilerleyerek yukarı tepeye çıkıyor ve Dostluk Anıtı‘na ulaşıyoruz.

arc

Eğer alternatif bir anı istiyorsanız, hemen bu anıtın önündeki halat ile tepeden karşıdaki adaya kayma şansınız mevcut. Aynı zamanda isterseniz aynı noktadan Go-Pro da kiralayabiliyor ve yaklaşık 3 dakikalık karşı adaya kayışınızı kameraya çekebiliyorsunuz. Çok kimsenin bilmediği bu aktivite gerçekten çok eğlenceli mutlaka tavsiye ediyorum.

kizak

Normalde yazın karşı adadaki kumsallardan suya girilip yüzülebiliyormuş fakat ben yılbaşında gittiğim için böyle bir şansım olmadı, hatta adada da vakit geçiremediğimi söyleyebilirim. Zaten yeterince soğuk olduğu için adada kimsecikler yoktu.

Bu arada Nehir üzerindeki köprüden çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.

köprü

Sonra ünlü Kreschatyk Caddesi‘nden Arena yönüne devam ederek sağlı sollu mağazaları gezebilir ve güzel cafe ve restorantlarda neşeli dakikalar geçirebilirsiniz.

Kreschatyk’in sonunda Arena adı verilen yuvarlak bir yapı mevcut. Bu yapının girişinde lüks restorantlar üst katlarında ise gece kulüpleri ve striptiz kulüpler yer alıyor.

sokaklar

Ünlü Khreschatyk yakınlarında sizleri karşılayacak enteresan meydanlar ve yapıların resimlerini sizlere sunmak istiyorum…

sokaklar

Son olarak rotanızı Arena’dan, Üniversite tarafına çevirerek Shevchenko Parkı’nı ziyaret edebilirsiniz, oldukça güzel ve büyük bir park, çeşitli heykellerle renklendirilmiş. Hava soğuk değilse mutlaka burada vakit geçirmenizi öneririm.

sevsenko

Kiev Şehri’nin görülecek Tarihi ve Turistik bölgelerini yukarıda özetledim. Şimdi sizlere yol göstermesi ve vakit kaybetmenizi önlemek amacıyla nokta atış restorant ve mekan isimleri vereceğim sizlere. Bunların hepsi tarafımdan denenmiş olup, objektif olarak yorumlanmıştır. Gönül rahatlığıyla seçeceklerinize gidebilirsiniz.

Kiev’in En İyi Restorantları

 

Spotykach

Mekan’a merdivenlerden aşağı inerek giriyorsunuz. Oldukça sıcak bir mekan. Localı masalardan ve ana bölümlerinde normal restorant konseptiyle hizmet veriyor. Biz loca şeklindeki masaları tercih ettik.

Burada özellikle “Borç Çorbası” içmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Hayatımda içtiğim en güzel çorba olduğunu söyleyebilirim. Steak’leri de oldukça lezzetliydi, gerek sunum gerek kıvam olarak.

2 porsiyon çorba, 1 porsiyon steak, 1 porsiyon yerel mantı, 1 su, 2 tane 33’lük draft bira sonunda hesap 629 grivna geldi.

borc

ozel

steak

Pervak

Hemen Arena’nın yakınında olan bu mekanın içi çeşitli farklı konseptte bölümlerden oluşuyor. Oturmadan önce mutlaka tüm bölümleri gezmenizi öneriyorum. Beğendiğiniz bölümde oturarak yemeğinizi yiyebilirsiniz. Burası Spotykach’a göre biraz daha bizim Kitchenette mantığında dünya mutfağı tarzında. Fiyatlar Spotykach ile birebir aynı, fakat mekan Spotykach’dan daha konsept ve daha güzel

Puaza Hata

Eğer biraz daha uygun bir restorant tercih ediyorsanız Puaza Hata Kiev’de Ukrayna yerel yemeklerini yiyebileceğiniz ve oldukça uygun fiyatlı bir seçenek. Burası self servis bir restoran, yemekler lezzetli fakat şahsen Kiev’e gidip de burada birden fazla kez bulunacağımı zannetmiyorum.

Kiev’in En İyi Cafeleri

 

Burada size önereceğim cafeler, özellikle yerel halkın gittiği konsept cafeler. Şahsen turistik cafeleri hiç bir zaman tercih etmiyorum. Kiev’e gitmişken Kiev Halkı’nın gittiği yerleri tercih etmek bana her zaman daha mantıklı gelmiştir.

Loggerhead

Arena’nın dibinde yer alan bu cafenin girişinde herhangi bir levha, hatta herhangi bir kapı yok. Mekana binanın altındaki kemerden geçip ulaşıyorsunuz. Mekanın kapısı eletrik trafosunun kapağı gibi duruyor. Aşağıda resmini verdiğim kolu aşağı çekerek zili çalıyorsunuz ve kapıyı açıp sizi karşılıyorlar. Yerin altına iniyorsunuz ve enfes kokteyl çeşitlerini uygun fiyatlara tadabiliyorsunuz.

logger head

loggerhead kapı

Shato Robert Doms

Kreschyatk Caddes üzerine yer alan bu mekan birkaç katlı, istediğiniz ve beğendiğiniz katı seçip ev yapımı biraları ve şarapları tadabilirsiniz. Aynı zamanda değişik kokteyller de beğeninize sunulmakta.

Paravoz Speakeasy

Bu mekanın da aynı şekilde kapısında herhangi bir tabela veya ibare yok. Ki zaten mekanın dışarıya kapısı yok. Hemen Arena’nın bitişiğinde bulunan Sinema Binası’na girer gibi giriyorsunuz sinemanın içine girdikten sonra hemen soldaki merdivenlerden yer altına doğru ilerliyorsunuz ve burada gizlenmiş mekanın içine giriyorsunuz. Muhteşem kokteylleri olan bu mekan Kiev’li gençlerin en çok tercih ettiği noktalardan biri.

Kiev Gece Hayatı ve Disco – Barlar

Buddha Bar

Kiev’in en ünlü ve pahalı gece mekanlarından biri Buddha Bar. Hemen Dnipro Otel ile Kreschaytk’in birleştiği yerde bulunuyor. Girişte kıyafet ve face kontrol yapılıyor, spor ayakkabı ve çok spor giyimle içeri almıyorlar. Genelde Cumartesi akşamları rezervasyon yaptırmak iyi olabilir aksi takdirde ayakta geçirmek zorunda kalabilirsiniz geceyi. İçecekler oldukça pahalı, Türkiye standartlarında diyebiliriz.

D’Lux Club

Buddha Bar’a 250 metre mesafede yine Dnipro Otel’e çok yakın bir mekan. Erkekler için giriş 200 grivna, bayanlara giriş ücretsiz. Zaten giriş politikasından da anlayacağınız üzere içerisi parayla ilişkiye giren bayanlardan oluşan bir topluluk tarafından kuşatılmış durumda.İçerisi erkek ve özellikle Türk kaynıyor. Kız arkadaşınız ile gitmenizi tavsiye etmiyorum. Mekan oldukça güzel dekore edilmiş fakat içerideki kişi portföyünden dolayı malesef sevmedim.

Coyote Ugly Club

Kiev’de tek sevdiğim gece kulübü Coyote Ugly’di diyebilirim. Henüz Türkler tarafından çok keşfedilmemiş bu mekanda localar olduğu gibi barın etrafında durulması konseptiyle oldukça entersan bir kurgu gerçekleştirilmiş. Herkes barın etrafında duruyor ve uzun barın üzerinde dansçı kızlar dans ediyorlar. Hatta 50 grivna karşılığında kızlar shot bardağını ağızlarıyla size içirebiliyorlar. (niye böyle birşey isteyeyim onu da anlayamadım ama insanlar yapıyorlardı). Kızlı erkekli oldukça güzel bir kesim vardı burada, mutlaka gitmenizi öneririm. Fiyatlar da oldukça uygundu.

Sky Bar

Arena’nın içinde bulunan SkyBar’ın konsepti oldukça güzel ve lükstü. Fakat yine malesef belli amaçla gelen Türk Erkekleri tarafından kuşatılmış durumdaydı. Fiyatlar ortalamanın üstünde fakat müzikler oldukça iyiydi.

Famous Bar

Arena’nın içinde bulunan Famous Bar yine Sky Bar ile birebir aynı konseptte çalışıyor. İkisinden biri tercih edilecek ise Sky Bar tercih sebebidir.

Carribean Club

Üniversite’nin sonunda Schevshenko parkının hemen bittiği yerde bulunan Carribean Club’da yerel gruplar canlı performanslarını sergiliyorlar. Bir gecede birden fazla grup çıkıyor. Oldukça nezih ve eğlenme amaçlı gelen bir kilte tarafından tercih ediliyor. Kiev’e gittiğinizde buraya da mutlaka uğramanızı öneririm. Tabiki amacınız eğlenmek ise.

Özetle Kiev Avrupa şehirlerine göre hatta Lviv’e göre biraz daha sönük kalmış durumda. Ve yine Avrupa Şehirleri’ne göre oldukça güvensiz. Adım başı birileri sizi durdurup yaşlı genç para isteyebiliyor. Gözünüzü her daim açık tutmanızı ve tanımadığınız size laf atacak kişilerle kesinlikle muhattap olmadan yürümenizi tavsiye ediyorum. En ufak bir ilginizi hissederler ise peşinizi bırakmayacaklardır. Yabancıları sevmedikleri için polislerden de çok yardım beklemeyin.

Son bir çift laf söylemek istiyorum, Malesef Türk erkekleri bizi gerek Kiev gerek Lviv’de oldukça kötü temsil ediyorlar. Tamamen belli bir amaç uğruna Ukrayna’yı ziyaret ediyor ve amaçlarına ulaşamayıp Ukrayna’lı kızlar tarafından reddedilince fevrileşip saldırganlaşıyorlar. Eğer bu arkadaşlar yazımı okuyorsanız lütfen artık gidip bu ülkelerde bizleri rezil etmeyin ve bizlere karşı insanları önyargı içine sokmayın. Ve yine üzgünüm ki bu yazımı okuduysanız, sizleri tatmin edecek bir bilgi veremedim, çünkü GezelimBilelim.Com bir gezi sitesi ve birinci önceliği şehirlerin kültürel ve tarihi miraslarını sizlerin beğenilerine sunmak.

Alternatif fikirler almak isterseniz Kiev’de Gezilecek Yerler ile ilgili linkten Çılgın Gezgin’in yazılarına göz atabilirsiniz.

Şimdiden size güzel gezmeler diliyorum.

 

Bu Yazıyı Paylaş: Share on Facebook
Facebook
Tweet about this on Twitter
Twitter
Share on LinkedIn
Linkedin